İlhan KARAÇAY Yazdı:
Bu kez onaylanan DENK PARTİSİ kongresini,Türk üyeler onaylamıyor
*Sadece 86 üyenin oy kullandığı kongre, 4 bine yakın üyenin güvenini alamadı
*Siyasete dönüşü memnuniyet yaratan Tunahan Kuzu’nun sessizliği hayal kırıklığı yarattı
*Türk seçmenler şimdi soruyorlar:Bu partiye nasıl oy verelim?
İki defa geçerli sayılmayan ve ertelenen DENK PARTİSİ Genel Kurul Toplantısı’nın üçüncüsü, 16 Ekim günü yapıldı.
4 bine yakın üyesi bulunan partinin, sadece 113’ü kongreye katılım başvurusunda bulundu. Oylamaya katılan üye sayısı ise 87 oldu.
Kongede yapılan seçimlerde sadece 3 adaya oy verildi.
Neden başka aday olmadığı veya gösterilmediği sorusu ise yanıt bulamadı.
Resmi olarak açıklanan seçim sonuçlarına göre, Başkanlığa aday olan Ejder Köse’ye 87 üyenin 86’sı, Yönetim Kurulu’na aday olan Gökhan Çoban’a 87 üyenin 86’sı, Fazlı Kafa’ya da 87 üyenin 82’si oy verdiler.
Böylece Ejder Köse Başkan olurken, Gökhan Çoban ile Fazlı Kafa da üç kişilik Yönetim Kurulu’na seçilmiş oldular.
Geçtiğimiz mart ayından bu yana büyük bir kargaşanın yaşandığı DENK PARTİSİ’den umutlarını kesen pek çok yurttaşımız, Tunahan Kuzu’nun partiye geri dönme kararı almasından sonra umutlanmışlardı.
Ne var ki, Tunahan Kuzu’nun da bu kongrede sessiz kalması, ona gönül verenleri hayal kırıklığına uğrattı. Yurttaşlarımız, Tunahan Kuzu’nun tutumunun ne olacağını ve hangi tarafta yer alacağını merak ediyorlar.
Bir zamanlar böyle mutluydular
Partinin siyasi lideri olacağını ilan etmiş olan Faslı Farid Azarkan’ın, kendine göre başarılı geçen çalışmaları, DENK PARTİSİ’ndeki Türk seçmen ağırlığını yok etmeye yetmişti.
Tunahan Kuzu’nun yeniden siyasi lider olacağını umut eden Türk seçmenler, bir kez daha hayal kırıklığına uğradılar.
4 bine yakın üyesi olan bir siyasi partinin kongresine, sadece 87 üyenin katılmış olması,Türk üyeler tarafından, ‘ Demek oluyor ki, Türk seçmenler bu partinin bugünkü yönetimine güven duymuyorlar. Bize göre, katılım çok az olunca kongre iptal edilmeli’ değerlendirmesinde bulunuyorlar.
PARTİ İÇİNDE SORUN VAR
Hollanda medyasında yer alan bir habere göre, DENK PARTİSİ içinde sorunlar yaşanıyor. Partinin Utrecht İl Genel Meclisi Üyesi Hanane Bittich, partisinden istifa ettiği gibi, meclisteki sandalyesini de kendi adına koruyacağını açıkladı.
Parti yönetimi ise, Bittich’in sandalyesini partiye bırakması gerektiğini savunuyor. Medya haberlerine göre, DENK PARTİSİ’nde başka istifalar da bekleniyor.
DENK partisi Hollanda politikası baskısı altında erimiye başladı ,bu oyunları anlayabilmek için babadan oğula aileden oğula veya kişiye siyasi ahlak bilgi akışı olması gibi yani cıraklık dönemi geçirmiş olmalıkı siyaseti tam anlayabilsin avrupada yaşayan Türk gürbetçiler çoğu kırsal kesimden gelmiş gözünü avrupada açmış kışıler cıraklık dönemi bir zaman meselesi bir ömür ustalaşmak öyle kolay değil hele entegre olmak hiç kolay değil duygular ve kultürler uyumlu olmuyor bu yazımı sizler gine anlıyamassınıs neden çoğumuz dinimizi bize yanlış öğretiyorlar çoğumuz dinimizi tam bilmiyoruz çok basit bir şey söyleyeceğim Fatih Sultan mehmet ,Torunu Yavuz Selim ve daha sonra Kanuni sultan Süleyman Bu kişilerin imanları ve inançları çok yüksek kişilerdi bilgili kültürlü çok iyi cıraklık dönemi gecirmiş kişilerdi öyle sıradan insanlar değildi insanın ruhunu okuyabilen leb demeden leblebiyi bilen insanlardandı birde bakın tarihteki izlerine hala anıyoruz eksik yanımız çok başımızı önümüze eğip iyi düşünelim içimizde parazitler olacaktır bu çok doğal zaten onlar olmassa doğru yolu bulamassın gözünü iyi aç iyi konsantre ol işine odaklan hani ne derler yağmasanda gürle ,çölde bir ağaç gölgesi olsanda yeter çünki heryerden görünür yola devam kimsenin özel hayatına girmeyin o iş kendisini ilgilendirir yaptığı iş verimli ise yeterlidir Kültürlü bilgi olduğunuzu insana yansıtın Hollanda istihbarat ayak oyunlarına gelmeyin onlar bizim yetkili kurumlarda olmamızı istemezler bizler onlar için yabancıyız bu bir algı meselesi sindiremiyorlar tarih olduğundan beri
Haklısın Enis kardeş.
Tarihi deşmişsin ve Fatih’ten söz etmişsin. Fatih’in iki oğlu Beyazıd ve Cem Sultan arasındaki çekişmeyi TRT için program yapmıştım. Önce Girit’e, sonra da Vatikan’a sürgün edilen Cem Sultan’ın çok acıklı bir yaşamı var. Vatikan daha sonra Cem Sultan’ı Fransızlara verdi. Cem Sultan’ın Fransa’da 5 yıl kaldığı şatoyu buldum ve orada hayat hikayesini dile getirdim.
Fransa’dan sonra tekrar Vatikan’a gönderilen Cem Sultan, zehirlenerek öldürülmüştü. Öldüğü yeri de bulduk ve görüntüledik.
Selamlar
İlhan ağabey
Başka ne bekletdın temelli olmiyan parti ancak böyle olur
Bu kadar olaydan sonra üyeler nasıl kongereye gidecek
Selamlar .
Teşekkürler ve selamlar