*Megalomanlık mı? Hayır, Sadece Hak Edilmiş Övgüler!
-Yazarlık yolculuğumun hakkıyla alınmış teşekkürleri.

*Yazarlık Yolculuğumun Zirvesinde En Güzel Teşekkürler
-Okurlarımdan gelen içten ve ilham verici mektuplar.

*ChatGPT’nin Gözünden: Gazetecilik Yeteneği ve Karaçay’ın Şöhreti
-Yapay zekâ bile şöhretimin nedenini açıklıyor!

*Övgü Dolusu Mektuplar ve Hak Edilen Gurur
-Beğeni dolu yazılar, okurla kurulan güçlü bağ.

*Fahri Konsolos İlyas Keskin, Araştırmacı Yazar İrfan Ünver Nasrattınoğlu,
Eğitimci Yazar Bekir Cebeci, Girişimci ve İşletmeci Nazif Ertekin ve Meclis
Üyesi Necat Kaya’nın yazarlığa değer katan içten övgülerle dolu mektupları
-Üstatlardan gelen mektuplarla yükselen yazarlık gururum.

(Haberin Hollandacası en altta. Nederlandse versie is onderaan)

Afbeelding met tekst, Menselijk gezicht, person, persoon Automatisch gegenereerde beschrijving

Değerli Okurlarım,
Bir yazarın en büyük hazinelerinden biri, yazdıklarının insanlarda bir iz bırakması ve onların kalplerine dokunabilmesidir. Bu nedenle bir yazara gelen mektuplar, onun yolunu aydınlatan birer meşaledir. Bugün sizlerle paylaşacağım yazı, sadece bir yazarın içsel dünyasına ışık tutmakla kalmayacak, aynı zamanda okurlarımın duygu dolu ifadelerini de gözler önüne serecek.

MEGALOMANLIK MI, HAKLI GURUR MU?
Her biri ayrı bir değer taşıyan mektupları paylaşmak, kimileri için, “övgü dolu bir megalomanlık” olarak görülebilir. Ancak bu mektuplar, aslında bir yazarın yazılarında bulduğu ilhamı, okurlarından gelen destekle nasıl yeniden yoğurduğunu gösteren anlamlı birer hatıradır.
Bu yazıyı hazırlarken, ele aldığım her satırda bir kez daha düşündüm: Bir yazarın asıl ödülü, yazdıklarının insanlarda bir yankı uyandırmasıdır.

TEŞEKKÜR VE BİR YAZARIN DUYGUSAL YOLCULUĞU
Bir yazarın kalemi, zaman zaman övgülerin odağına yerleştiğinde, bu durum bir kibir meselesi olarak algılanabilir. Ancak bilin ki, paylaşacağım bu yazıda bahsi geçen övgüler, şahsıma duyulan takdirin ötesine geçerek, yazarlık yolculuğumun bir parçası haline gelmiş anlamlı ifadelerdir. Amacım, bu mektupları sizlerle paylaşarak bir yazarın iç dünyasına ve okurlarıyla kurduğu bağın derinliğine bir pencere açmaktır.

Hakkımda söylenen bu güzel sözlerin, benim için birer gurur kaynağı olmakla birlikte, yazmaya duyduğum tutkuyu ve sorumluluğu artırdığını bilmenizi isterim. Bu mektuplar, sadece bir bireyi değil, yazıya değer veren bir topluluğu ve ortak bir kültürel bağlamı temsil etmektedir. Dolayısıyla, bu yazıyı bir megalomanlık ifadesi olarak değil, okurlarımdan aldığım gücü ve ilhamı sizlerle paylaşmanın bir vesilesi olarak görmenizi rica ediyorum.

Bir yazar için en büyük ödül, kelimelerinin bir okuyucunun kalbine dokunmasıdır. Bu ödülü tattıran tüm okurlarıma teşekkürlerimi sunarken, sizleri bu yazıyla birlikte bu yolculuğa davet ediyorum. Unutmayın ki bu mektuplar sadece beni değil, okur-yazar ilişkisini de yücelten birer hatıradır.

Beni bu denli onurlandıran, yüreğime dokunan ve yazma sevdamı bir kez daha perçinleyen bu mektuplar, bir yazar olarak taşıdığım sorumluluğu hatırlatıyor. Yazmanın yalnızca kelimeleri bir araya getirmek olmadığını, aksine bir köprü kurmak, bir yol açmak olduğunu bir kez daha anlıyorum.

Paylaştığım bu mektuplar vesilesiyle, yalnızca şahsıma değil, yazıya, kaleme ve söze değer veren herkese bir teşekkür borcum var. Kalemimin gücünü, okurlarımdan aldığım bu sevgi ve takdirle harmanlamaya devam edeceğim. Çünkü bir yazarın yolculuğu, okurlarının kalbindeki izlerle şekillenir.

Bugün bu yazıyla, sizleri hem kendi dünyama hem de okurlarımın zarif ve içten duygularına misafir ettim. Umarım, sizlerle kurduğumuz bu bağ, uzun yıllar boyunca hem ilham kaynağım hem de yüreğimi ısıtan bir güç olmaya devam eder.

Okurlarımın her biri, yalnızca bireysel başarılarımı değil, aynı zamanda yazılarımın ve çabalarımın toplumsal bir değeri temsil ettiğini vurguluyor. Her mektupta hissedilen bu duygu, bir yazar olarak sorumluluğumun boyutlarını ve yazılarımın yankı bulduğu derinliği bana bir kez daha hatırlatıyor. Bu bağlamda, yazarlığımın kişisel bir ifade aracı olmanın ötesinde, toplumsal bir değer ve bağın sembolü haline gelmiş olması, beni hem gururlandırıyor hem de motive ediyor.

Bu vesileyle, mektuplarıyla gönlümde derin izler bırakan yüzlerce okurumun arasından, beş kıymetli okurumun düşüncelerini sizlere aktarmak istiyorum.
Şunu bilmenizi isterim ki, bu paylaşımlar yalnızca bir teşekkür değil, aynı zamanda siz değerli okurların duygularına tercüman olabilmek için bir vesiledir.


İŞTE O 5 OKUYUCU VE GURUR VEREN MEKTUPARI:

Afbeelding met tekst, handschrift, schermopname Automatisch gegenereerde beschrijving
Her yazara olduğu gibi, bana da okurlardan mektuplar gelir. Bana gelen yüzlerce mektuptan önemli bulup dosyaladıklarımı üstte görebilirsiniz.

Afbeelding met Menselijk gezicht, person, kleding, pak Automatisch gegenereerde beschrijving Övgü dolu mektuplarla yükselen yazarlık gururum ve yazarlık yolculuğumun en güzel teşekkürlerini aldığım beş değerli dostum ve okurum, Fahri Konsolos İlyas Keskin, Araştırmacı Yazar İrfan Ünver Nasrattınoğlu, Eğitimci Yazar Bekir Cebeci, Girişimci ve İşletmeci Nazif Ertekin ve Meclis Üyesi Necat Kaya’nın yazarlığa değer katan içten övgülerle dolu mektupları.

KONGO’NUN İSTANBUL FAHRİ KONSOLOSU İLYAS KESKİN

Afbeelding met tekst, kleding, pak, person Automatisch gegenereerde beschrijving

Çok kıymetli İlhan Bey,
Müsaade ederseniz size ‘İlhan abi’ veya ‘İlhan baba’ demek istiyorum.
Aslında birçok sıfatları hak ediyorsunuz. O sıfatlardan en güzeli de, bana sorarsanız, en öne çıkan tarafınız, muhteşem bir gazeteci oluşunuz, muhteşem bir dost oluşunuz, gazetecilikte öğretici oluşunuz, yazılarınızla gazetecilik dersi vermiş oluşunuzdur.

Entelektüel birikiminiz o kadar geniş ve güçlü ki, kaleminiz o kadar kuvvetli ki, Avrupa Türklerinin medarı iftiharı oldunuz. Herkesin ‘İlhan abisi’siniz.
Ben sizi, yaklaşık 37 yıldır tanıyorum. Bu 37 yıl içerisinde, sizin spordan sanata, politikadan çalışma hayatına kadar, magazinden devletlerarası konulara, Hollanda-Türkiye ilişkileri ve lobi faaliyetlerinden tutunuz da, kültürel alanda çalışmalarınıza hep şahit oldum.
Zaman zaman sert, ama haklı bir sertlik, zaman zaman yüce gönüllü, zaman zaman öğretmen edasıyla, Türk toplumuna, hatta Hollanda toplumuna örnek yazılarınızla ışık tuttunuz.

Bana sorarsanız sizi, ‘Hollanda’da’ demiyorum, Avrupa’da da değil, dünyada Türk kültürüne en fazla hizmet eden ilk 10 arasında addediyorum.
Bu vesileyle keşke Türkiye Cumhuriyeti, sizin gibi değerlerden daha fazla yararlansaydı.
Sizin 50 yıllık belki de 60 yıllık Hollanda hayatınızda, belki 15 Büyükelçi görev yapmıştır. Çoğu, sizin gösterdiğiniz eforu ve aktiviteyi göstermemiştir.

‘Allah sayılarınızı arttırsın’ derken, ne yazık ki, sayılarınızın artması için de hiç bir girişimin olmadığını gözlemekteyiz.

Batı Avrupa’da İlhan Karaçay gibi, Veyis Güngör gibi insanların sayısının artmasını tüm kalbimle arzu eder ve dilerim.
Her aktivitede, her olayda, her etkinlikte boy gösterişiniz, konu hakkındaki yorumlarınız, müspet yazılarınız, yol göstermeniz; keşke Ankara’dan da görülüp sizleri onure etselerdi ve size üstün hizmet ödülü verselerdi.
Bunu ne kadar hak ettiğinizi, 37 yıllık tanıdığım süredeki faydalı çalışmalarınız, bunu ne kadar hak ettiğinizi göstermektedir ve ben buna kalpten inananlardanım.
Sizlerin iki ülke arasındaki lobi faaliyetlerinde bulunmanız için gerekli desteğin, gerekli misyonun verilmesini arzu ederim. Sizin sadece Türklere değil, Hollandalılara da birçok alanda ışık tutan bir Türk gazeteci olduğunuzu herkesin bilmesini istiyorum. Bu sebeple, ben sizin gibi kalemlere, sizin gibi üst akıllara, sizin gibi gönül adamlarına, sizler gibi ömrünü meslek ve insanlara adayan insanları, Ankara’nın, hatta Hollanda’nın desteklemesini, iki ülke ilişkileri açısından, sizlerin arkasında durulmasını, sizlerin üstün hizmet madalyası ile, yukarıda bahsettiğim gibi ödüllendirilmesi gerektiğine inanıyor ve destekleyenlerin en başında olduğumu bilmenizi istiyorum. Bu vesile ile Allah size uzun ömür ve sağlık nasip etsin, çocuklarınızla ve torunlarınızla sevgili eşinizle, mutlu, sağlıklı, çok uzun yıllar geçirmenizi diler, bu vesile ile yüksek saygılarımı arz ederim.

Dr.ilyas Keskin
Kongo Cumhuriyeti İstanbul Fahri Konsolosu.
African Union Gıda ve Tarım Politikaları Baş Raportör Danışmanı.

İlyas Keskin kısaca ne demiş?
“Sizi, Hollanda’da demiyorum, Avrupa’da da değil, dünyada Türk kültürüne en fazla hizmet eden ilk 10 arasında addediyorum.”
sözü, beni yalnızca bir gazeteci değil, aynı zamanda Türk kültürüne gönül vermiş bir elçi olduğumu ifade ediyor. Dr. Keskin’in beni bu kadar yüksek bir mertebede görmesi, yazılarımın evrensel bir etki yarattığını ve ulusal sınırların ötesinde bir yankı bulduğunu gösteriyor. Bir yazar için bu tür takdirler, kültürel bağların nasıl güçlendiğinin somut bir örneğidir.
“Ankara’nın sizi onurlandırması ve üstün hizmet ödülüyle ödüllendirmesi gerekir.” Ifadesi de, eserlerinizin yalnızca bireylerde değil, kurumsal ve toplumsal düzeyde de takdir edilmesi gerektiğini savunuyor. İlyas Keskin’in bu çağrısı, benim yaptığım işin ne kadar değerli olduğuna dikkat çekiyor.

FOLKLOR ARAŞTIRMACISI VE YAZAR İRFAN ÜNVER NASRATTINOĞLU

Afbeelding met tekst, krant, Nieuws, schermopname Automatisch gegenereerde beschrijving

Sevgili dostum İlhan Bey;
Yazılarınızı büyük bir ilgi ve zevk ile okuyorum. Topluma kazandırdığınız bilgiler çok önem arzediyor. Hem Türk devletine ve hem de Türk toplumuna faydalı oluyorsunuz.

İçtenlikle söylüyorum; Devletimizin herhangi bir makamı size; ‘T.C.Devlet Ödülü’ vermelidir. Ve bu ödül, Ankara’daki Cumhurbaşkanlığı külliyesinde, törenle ve Cumhurbaşkanı Sn.R.T.Erdoğan eliyle verilmelidir…
Çünkü siz, ideal bir gazetecilik örneği sunuyorsunuz. Sadece Hollanda’da yaşayan Türklerin yaşantıları ile ilgili değil; ülkemizin bütün sorunlarını, konularını içeren, haber-yorumlara da yer veren bültenler yayınlıyorsunuz.  Sizin 27.000 adrese gönderdiğiniz bültenler çok zengin bir külliyat oluşturmaktadır.
Bir Türk olarak, size şükranlarımı ve de tebriklerimi sunuyorum, kardeşim.

Ben, sizin yaşam hikâyenizi yazdıktan sonra, Aytaç Kurtuba isimli bir okurum bana şunları yazmıştı: “… İlhan Karaçay’ın, dolu dolu geçmiş olağanüstü başarılı bir yaşam öyküsünü okuduk, yazınızda. Özellikle Çin’e gemi yolculuğu yapışı ve oradan kaçışı, bir sinema filmi olarak çekilmeli.” 

Keşke bir senarist ve bir yapımcı bu konuya ele alıp film yapsalardı.
Gerçekten çok ilgi çeken bir yapım olurdu.
Daha önce de söylediğim ve yazdığım gibi, T.C.’nin Hollanda’daki temsilcileri, sizin o ülkedeki faaliyetlerinizi Ankara’ya duyurup, sizin en üst makamlar tarafından ödüllendirilmenizi sağlamalıdırlar.
Aziz kardeşim, yeni yılınız kutlu; hayatınızın her aşaması mutlu, başarılı ve dahi sağlıklı olsun.

Selam, sevgi ve saygılarımla.
İrfan Ünver Nasrattınoğlu
Folklor Araştırmacısı-Yazar

İrfan Ünver Nasrattınoğlu kısaca ne demiş?
“Devletimizin herhangi bir makamı size; T.C. Devlet Ödülü vermelidir.”
Bu söz,benim yazarlık mesleğinizde ulaştığım zirveyi açıkça ortaya koyuyor. Nasrattınoğlu’nun bana devlet düzeyinde bir ödülü uygun görmesi, yazılarımın toplumsal ve kültürel anlamda nasıl bir derinlik taşıdığını ifade ediyor. Bu tür övgüler, benim yalnızca bireysel bir yazar değil, bir toplum elçisi olduğumu öne sürüyor.

“Sizin yaşam öykünüz bir sinema filmi olmalı.” sözü, bir yazar için, hayatının sinemaya değer görülmesi, oldukça güçlü bir övgüdür. Bu ifade, yalnızca eserlerimin değil, hayatımın da bir ilham kaynağı olduğunu vurguluyor.

EĞİTİMCİ VE MECLİS ÜYESİ BEKİR CEBECİ

Afbeelding met Menselijk gezicht, kleding, persoon, peuter Automatisch gegenereerde beschrijving

Sevgili İlhan Dost merhaba,

Vallahi sen bir harikasın.
Sadece sen değil, tabii ki yaptığın ve yapacağın TV programları da aynen öyle: Harika.
Bu fikirler kimin aklına gelmiş ve bu konular projelendirilmişse bu işte emeği geçen herkese candan teşekkürlerimizi sunarım.
Bu tür hizmetler hem kalıcı hem kaliteli hem öğretici. Çok ama çok güzel.
Yazılarını da hayranlıkla yukarıdan aşağıya okuyorum.
Ne güzel yazıyorsun. Bravo.
Gözüm hemen Ecevit ile ilgili yazıya takıldı ve okudum.
Sonra diğerlerine de baktım.
Tek kelimeyle çok mükemmel yazılar.
İnsan okurken etkileniyor. O yıllara gidiyor.
Bir yerde insan hüzünleniyor ve bir yerde de mutlu oluyor.
Çünkü böylesi değerlerle birlikte olmuş bir kalem, bir gazeteci İlhan dostun güzel cümleleri dökülüyor.
Bu yazıları bir kitap yapmayı herhalde düşünüyorsundur.
Çünkü bu yazılar bir kitapta mutlaka saklanmalı ve Türk okurunun hizmetine sunulmalıdır diye düşünüyorum.
Size, yazım ve gazetecilik yaşamında başarılar diliyorum.
Sevgi ve dostlukla kal.

Bekir Cebeci
Eğitimci, Güney Hollanda İl Genel Meclisi eski üyesi.

Bekir Cebeci kısaca ne demiş?
“Bu yazılar bir kitapta mutlaka saklanmalı ve Türk okurunun hizmetine sunulmalıdır.”
Cebeci’nin bu yorumu, benim eserlerimin kalıcılığını ve tarihe düşülen bir not olma niteliğini vurguluyor. Yazılarımın bir araya getirilmesi, yalnızca bugün değil, gelecek nesiller için de bir bilgi ve ilham kaynağı olabileceğimi gösteriyor.
“Böylesi değerlerle birlikte olmuş bir kalem…”
Bu ifade, beni bir yazar olarak değil, aynı zamanda toplumsal hafızayı oluşturan değerlerin bir parçası olarak tanımlıyor. Yazılarımın okuyucuda hem duygusal hem de entelektüel bir bağ kurduğu anlaşılıyor.

GİRİŞİMCİ VE İŞLETMECİ NAZİF ERTEKİN

Afbeelding met Menselijk gezicht, persoon, glimlach, Voorhoofd Automatisch gegenereerde beschrijving

Günaydın İlhan Bey,
Haber platformunuzda yayınladığınız haber ve yorumlarınızın hemen-hemen hepsini büyük bir istek ve ilgi ile takip ediyorum.
Ancak, yukarıdaki analizinizin ne kadar isabetli ve yol gösterici olması bir yana, yazı tekniği ve kalitesi bakımından da bu konu hakkında şimdiye kadar Türk basınında yayınlanan benzerlerinin kat be kat daha üstünde…
Sizi bu yazınızdan dolayı can-ı gönülden kutlar, güzel bir hafta sonu dilerim.

Nazif Ertekin
Girişimci-İşletmeci-Amsterdam

Nazif Ertekin kısaca ne demiş?
“Yazı tekniği ve kalitesi bakımından Türk basınında kat be kat üstündesiniz.”
Bu ifade, benim yazarlık yeteneğime duyulan hayranlığı ve yazılarımın edebi niteliğini açıkça dile getiriyor. Ertekin’in bu sözleri, benim yalnızca bir bilgi aktarıcı değil, aynı zamanda bir edebi üstat olduğumu ifade ediyor.

“Yol gösterici analizleriniz…” iltifatı, yazılarımın yalnızca bilgi değil, rehberlik sağladığını, okuyuculara düşüncelerinde bir yön verdiğini gösteriyor. Bu tür bir etki, bir yazar için en değerli kazanımlardan biridir.

BELEDİYE MECLİS ÜYESİ NECAT KAYA

Afbeelding met Menselijk gezicht, persoon, stropdas, kleding Automatisch gegenereerde beschrijving

Merhaba İlhan bey,
Özelikle güzel yazılarınız için size teşekkür ediyorum. İnanın ki, duygularımı o kadar güzel yazıyorsunuz ki, sanki hislerimi ve yaşadıklarımın hepsini biliyormuşsunuz gibi.
Böyle gerçekleri dile getiren yazı ve bilgileri okumayı severim.
Çünkü bilgiler paylaşıldıkça zenginleşir. Devamını diliyorum.

Selam ve saygılar,
Necat Kaya
Rotterdam/ IJsselmonde Belediye Meclis Üyesi,

Necat Kaya kısaca ne demiş?
“Sanki hislerimi ve yaşadıklarımın hepsini biliyormuşsunuz gibi yazıyorsunuz.”
Bu söz, benim okurlarımla kurduğum derin bağın bir kanıtıdır. Yazılarımın yalnızca bir yazarın değil, aynı zamanda bir dostun sesi gibi algılanması, okurlarımın benimle samimi bir bağ kurmamı sağlıyor.

“Bilgiler paylaşıldıkça zenginleşir.”
Bu cümle, yazılarımın bir nevi bilgi paylaşımı aracı olduğunu, toplumun bilgi birikimine katkıda bulunduğumu vurguluyor. Kaya’nın bu yorumu, benim yazılarımın toplumsal bir işlev gördüğünü açıkça ortaya koyuyor.

YAPAY ZEKÂ ChatGPT, BAKINIZ İLHAN KARAÇAY’I NASIL TANITIYOR:

Afbeelding met Menselijk gezicht, schermopname, collage, person Automatisch gegenereerde beschrijving

Gazetecilik, yazarlık ve önderlik gibi alanlarda unutulmaz izler bırakmış bir isim olan İlhan Karaçay, hem mesleki başarılarıyla hem de topluma katkısıyla öne çıkan bir şahsiyettir. Karaçay’ın öyküsü, gazeteciliğe duyduğu tutku ve toplumsal meselelerdeki hassasiyetinin rehberliğinde şekillenmiştir.

Erken Yıllar ve Meslek Hayatına Başlangıç

İlhan Karaçay, meslek hayatına adım attığı ilk günlerden itibaren, olayları nesnel bir şekilde aktarma ve toplumun sesi olma hedefini benimsemiştir. Gazetecilik yeteneği, onu kısa süre içinde şöhret basamaklarında öne taşımış, yazıları ve gözlemleriyle okurların beğenisini kazanmasına vesile olmuştur.

Toplumsal olaylara duyarlılığı ve keskin gözlem yeteneği, Karaçay’ı farklı kılan önemli unsurlardandır. Kaleme aldığı yazılar sadece olayların özünü aktarmakla kalmamış, derinlemesine analizleri ve geleceğe dönük öngörüleriyle de okurlarına farklı bakış açıları sunmuştur.

Uluslararası Alanda Etki

Karaçay, sadece Türkiye’de değil, yurt dışında yaşayan Türk toplulukları üzerinde de derin etkiler bırakmıştır. Avrupa’nın farklı ülkelerinde yaşayan gurbetçi toplulukların sorunlarını ve hikayelerini dünyaya duyurmuş, bu insanların sesi olmuştur.

İlhan Karaçay’ın kalemi, gurbetçi toplulukların karşılaştığı ayrımcılık, uyum süreci ve kuşak farklılıkları gibi zorlukları incelikle işlemiş, bu konulara uluslararası platformlarda dikkat çekmiştir. Avrupa basınında da yankı bulan bu çalışmaları, onun gazetecilik kariyerindeki önemli dönüm noktalarından biri olmuştur.

Araştırmacı ve Yazarlık Kimliği

Karaçay’ın gazeteci kimliğinin yanı sıra, araştırmacılığı ve yazarlığı da onun öne çıkan yönlerinden biridir. Toplum ve siyaset gibi çok boyutlu konuları ele alırken, derinlemesine analiz yeteneğiyle fark yaratmış, olayların ardındaki gerçekleri ortaya koymada öncül bir rol oynamıştır.

Yazılarında sadece bilgilendirici bir üsüp değil, aynı zamanda okuyucunun dikkatini çeken akıcı ve etkileyici bir anlatım tarzı da benimsemiştir. Çeşitli gazete ve dergilerde yayınlanan yazıları, toplumsal duyarlılığının ve insana verdiği değerin birer aynası olmuştur.

Gurbetçi Toplumuna Katkıları

İlhan Karaçay, Avrupa’daki Türk diasporasının sorunlarını dile getirme konusunda öncül bir rol oynamış, bu konuda pek çok etkili çalışmaya imza atmıştır. Gurbetçilerin yaşadığı kimlik bunalımları, entegrasyon sorunları ve sosyal zorlukları, Karaçay’ın yazılarında önemli bir yer tutmuştur.

Onun yazıları ve analizleri, sadece sorunları dile getirmekle kalmamış, aynı zamanda çözüm yolları sunarak bir rehber olmuştur. Karaçay’ın, Avrupa’daki Türk toplulukların sesi olması, onun gazetecilik kariyerinde eşsiz bir yer edinmesini sağlamıştır.

İnsan Odaklı Yaklaşım

Gazeteciliğinin temelini oluşturan ınsan odaklı yaklaşım, Karaçay’ın hikayelerinde ve analizlerinde kendisini güçlü bir şekilde hissettirir. Topluma karşı duyduğu derin sorumluluk hissi, yazılarında belirgin bir şekilde yansır.

İlhan Karaçay, insanların yaşamlarına dokunan bir gazeteci olarak, onların hikayelerini dünyaya duyurmak için büyük bir gayret göstermiştir. Bu duyarlılık, onun meslek hayatının her alanında öne çıkan bir unsur olmuştur.

Son Söz

İlhan Karaçay, gazetecilik mesleğinde çizdiği çizgiyle, araştırmaları ve yazılarıyla nesilden nesile örnek oluşturabilecek bir isimdir.

Topluma kazandırdığı değerler ve kaleme aldığı yazılarla unutulmaz bir miras bırakmış olan Karaçay, hem ulusal hem de uluslararası düzeyde kendine özgü bir yer edinmiştir. Yazıları ve çalışmalarıyla şekillendirdiği bu miras, gelecekte de insanların faydalanacağı bir kaynak olmaya devam edecektir.

                   ************************

EEN SCHRIJVERSROEM DIE GROEI IN BRIEVEN:
LOF VAN 5 FANS EN DE MENING VAN KUNSTMATIGE INTELLIGENTIE ChatGPT

*Megalomanie? Nee, Gewoon Terecht Verdiende Lof!
-De welverdiende dankbetuigingen van mijn schrijversreis.

*Het Hoogtepunt van Mijn Schrijversreis: De Mooiste Dankbetuigingen
-Oprechte en inspirerende brieven van mijn lezers.

*Door de Ogen van ChatGPT: Journalistiek Talent en Karaçay’s Roem
-Zelfs kunstmatige intelligentie legt de reden van mijn roem uit!

*Brieven Vol Lof en Terecht Verdiende Trots
-Bewonderende teksten en een sterke band met mijn lezers.

*De brieven van Honoraireconsul İlyas Keskin, Onderzoeksauteur İrfan Ünver
Nasrattınoğlu, Educatief Auteur Bekir Cebeci, Ondernemer en Bedrijfsleider
Nazif Ertekin en Raadslid Necat Kaya.
-Brieven vol oprechte lof die waarde toevoegen aan het schrijverschap.

Afbeelding met tekst, Menselijk gezicht, person, persoon Automatisch gegenereerde beschrijving

Beste Lezers, Een van de grootste schatten van een schrijver is dat zijn woorden een indruk achterlaten bij mensen en hun harten raken. Daarom zijn brieven aan een schrijver als fakkels die zijn pad verlichten. Het verhaal dat ik vandaag met jullie deel, zal niet alleen een blik werpen op de innerlijke wereld van een schrijver, maar ook de emotionele uitingen van mijn lezers tonen.

MEGALOMANIE OF TERECHTE TROTS?
Het delen van deze brieven, die elk een unieke waarde hebben, kan soms worden gezien als “verheven megalomanie”. Maar in werkelijkheid zijn deze brieven betekenisvolle herinneringen die laten zien hoe een schrijver de inspiratie in zijn werk door de steun van zijn lezers hernieuwd vormgeeft. Bij het schrijven van dit stuk dacht ik bij elke zin opnieuw na: de grootste beloning van een schrijver is dat zijn woorden resoneren bij mensen.

DANKBAARHEID EN EEN EMOTIONELE REIS ALS SCHRIJVER

De pen van een schrijver kan soms in het middelpunt van lofbetuigingen staan, wat mogelijk als arrogantie geïnterpreteerd kan worden. Weet echter dat de lofuitingen die in deze tekst aan bod komen, verder gaan dan persoonlijke erkenning en een integraal onderdeel zijn geworden van mijn schrijversreis. Mijn doel is om deze brieven met u te delen en zo een kijkje te geven in de innerlijke wereld van een schrijver en de diepe band die hij met zijn lezers heeft opgebouwd.

De mooie woorden die over mij zijn gezegd, zijn voor mij niet alleen een bron van trots, maar versterken ook mijn passie en verantwoordelijkheidsgevoel voor het schrijven. Deze brieven vertegenwoordigen niet slechts een individu, maar ook een gemeenschap die waarde hecht aan het geschreven woord en aan een gemeenschappelijke culturele context. Daarom hoop ik dat u deze tekst niet als een uiting van grootheidswaan ziet, maar als een gelegenheid om de kracht en inspiratie die ik uit mijn lezers haal met u te delen.

De grootste beloning voor een schrijver is dat zijn woorden het hart van een lezer raken. Aan alle lezers die mij deze beloning hebben geschonken, bied ik mijn oprechte dank aan en nodig ik u uit om samen met mij deze reis te maken via deze tekst. Vergeet niet dat deze brieven niet alleen mij, maar ook de relatie tussen lezer en schrijver verheffen.

Deze brieven, die mij zo’n eer bewijzen, mijn hart raken en mijn passie voor schrijven nog sterker maken, herinneren mij aan de verantwoordelijkheid die ik draag als schrijver. Schrijven is niet slechts woorden samenvoegen, maar een brug bouwen, een pad openen. Dit besef wordt steeds dieper door deze brieven. Via deze brieven voel ik niet alleen de noodzaak om mijzelf te bedanken, maar ook iedereen die waarde hecht aan schrijven, woorden en taal. De kracht van mijn pen blijft ik combineren met de liefde en waardering die ik van mijn lezers ontvang. Want de reis van een schrijver wordt gevormd door de sporen die hij achterlaat in de harten van zijn lezers. Met dit verhaal nodig ik jullie vandaag uit in zowel mijn wereld als in de verfijnde en oprechte emoties van mijn lezers. Ik hoop dat deze band die wij hebben opgebouwd nog vele jaren een inspiratiebron en verwarmende kracht voor mij zal blijven.

Elke lezer benadrukt niet alleen mijn persoonlijke prestaties, maar ook dat mijn werk en inspanningen een maatschappelijke waarde vertegenwoordigen. Dit gevoel, dat in elke brief wordt uitgedrukt, herinnert mij opnieuw aan de omvang van mijn verantwoordelijkheid als schrijver en de diepte van de weerklank van mijn woorden. In deze context vervult het mij met trots en motivatie dat mijn schrijverschap niet alleen een middel is tot persoonlijke expressie, maar ook een symbool van maatschappelijke waarde en verbinding.

Bij deze wil ik de gedachten van mijn vijf waardevolle lezers, die met hun brieven diepe indrukken op mijn hart hebben achtergelaten, met jullie delen. Weet dat deze gedeelde gedachten niet alleen een dankbetuiging zijn, maar ook een gelegenheid om de gevoelens van jullie, waardevolle lezers, te verwoorden.

HIER IS DE 5 LEZERS EN TROTS MAKENDE BRIEVEN:

Afbeelding met tekst, handschrift, schermopname Automatisch gegenereerde beschrijvingNet als elke schrijver ontvang ook ik brieven van mijn lezers. Van de honderden brieven die ik heb ontvangen en belangrijk vond om te archiveren, kunt u een selectie hierboven zien.

Afbeelding met Menselijk gezicht, person, kleding, pak Automatisch gegenereerde beschrijvingMijn schrijverschap wordt versterkt door lofbetuigingen en erkenning van mijn lezers. De vijf waardevolle vrienden en lezers die me de mooiste bedankjes hebben gegeven voor mijn schrijversreis staan hierboven vermeld.

HONORAİRECONSUL VAN DE REPUBLIEK CONGO IN ISTANBUL, İLYAS KESKİN

Afbeelding met tekst, kleding, pak, person Automatisch gegenereerde beschrijving

Geachte en zeer gewaardeerde İlhan Bey,
Als u het goedvindt, wil ik u graag ‘İlhan abi’ of ‘İlhan baba’ noemen.
Eigenlijk verdient u vele titels. De mooiste daarvan is volgens mij dat u een uitstekende journalist bent, een fantastische vriend, een leermeester in de journalistiek, en iemand die met uw artikelen een journalistieke les weet over te brengen.

Uw intellectuele bagage is zo breed en krachtig, en uw pen zo sterk, dat u een bron van trots bent geworden voor de Turkse gemeenschap in Europa. U bent ieders ‘İlhan abi’.

Ik ken u al ongeveer 37 jaar. In deze periode heb ik u altijd aan het werk gezien: van sport tot kunst, van politiek tot werkgerelateerde onderwerpen, van entertainment tot internationale zaken. Ik heb uw bijdrage aan de betrekkingen tussen Nederland en Turkije, uw lobbyactiviteiten en uw culturele inspanningen van dichtbij meegemaakt.

Soms streng, maar altijd terecht streng; soms edelmoedig, soms met het charisma van een leraar, hebt u met uw voorbeeldige artikelen een licht geworpen op zowel de Turkse als de Nederlandse samenleving.

Als u het mij vraagt, reken ik u niet alleen tot de meest dienstbare personen voor de Turkse cultuur in Nederland of Europa, maar wereldwijd tot de top 10.

Ik wens dat de Republiek Turkije meer gebruik zou maken van mensen zoals u. In uw 50, misschien zelfs 60 jaar in Nederland, zijn er wellicht 15 ambassadeurs geweest, maar geen van hen heeft dezelfde inspanning en activiteit laten zien als u.

Wanneer ik zeg: “Moge Allah meer mensen zoals u zenden,” moet ik helaas constateren dat er geen enkele inspanning wordt gedaan om zulke figuren te vermenigvuldigen. Ik wens van harte dat er meer mensen zoals İlhan Karaçay en Veyis Güngör in West-Europa komen.

Uw aanwezigheid bij elke activiteit, uw inzichten over onderwerpen, uw positieve artikelen en uw gidsende woorden zouden door Ankara opgemerkt moeten worden, zodat u geëerd en beloond wordt met een onderscheiding voor uitzonderlijke diensten. Uw verdiensten, die ik in mijn 37-jarige kennis van u heb gezien, tonen aan dat u dit absoluut verdient, en ik ben daarvan een fervent voorstander.

Ik hoop dat de nodige steun en missie aan u wordt toevertrouwd om te fungeren in de lobbyactiviteiten tussen de twee landen. Ik wil dat iedereen weet dat u niet alleen voor de Turken, maar ook voor de Nederlanders, op veel gebieden een gidsende journalist bent. Daarom geloof ik dat Ankara, en zelfs Nederland, uw inspanningen zou moeten ondersteunen, en dat u, zoals ik eerder noemde, geëerd moet worden met een onderscheiding voor buitengewone diensten, omdat dit belangrijk is voor de betrekkingen tussen beide landen. Ik ben een van de grootste voorstanders hiervan.

Moge Allah u een lang leven en gezondheid schenken, zodat u nog vele gelukkige en gezonde jaren kunt doorbrengen met uw kinderen, kleinkinderen en geliefde echtgenote.
Met deze wens bied ik u mijn hoogste respect aan.

Dr. İlyas Keskin
Ereconsul van de Republiek Congo in Istanbul,
Hoofdadviseur en rapporteur van het beleid voor
voedsel en landbouw van de Afrikaanse Unie

WAT HEEFT İLYAS KESKİN İN HET KORT GEZEGD?

 

Zijn uitspraak: “Ik reken u niet alleen tot de meest dienstbare personen voor de Turkse cultuur in Nederland of Europa, maar wereldwijd tot de top 10,” benadrukt dat ik niet alleen een journalist ben, maar ook een ambassadeur van de Turkse cultuur. Dat Dr. Keskin mij in zo’n hoge positie plaatst, toont aan dat mijn artikelen een universele impact hebben en weerklank vinden buiten de nationale grenzen.
Zijn woorden: “Ankara zou u moeten eren en belonen met een onderscheiding voor uitzonderlijke diensten,” pleiten ervoor dat mijn werk niet alleen op individueel niveau, maar ook op institutioneel en maatschappelijk niveau wordt gewaardeerd. Deze oproep van İlyas Keskin benadrukt de waarde van mijn werk.

ONDERZOEKER EN SCHRİJVER İRFAN ÜNVER NASRATTINOĞLU

Afbeelding met tekst, krant, Nieuws, schermopname Automatisch gegenereerde beschrijving

Beste vriend İlhan Bey,

Ik lees uw artikelen met grote interesse en plezier. De informatie die u aan de samenleving verstrekt, is van groot belang. U bent nuttig voor zowel de Turkse staat als de Turkse gemeenschap.

Ik zeg het oprecht: een instelling van onze staat zou u de T.C. Staatsprijs moeten toekennen. En deze prijs zou uitgereikt moeten worden in het presidentieel paleis in Ankara, tijdens een ceremonie en overhandigd door president R.T. Erdogan… Want u biedt een voorbeeld van ideale journalistiek. U publiceert niet alleen nieuws en commentaren over het leven van Turken in Nederland, maar u besteedt ook aandacht aan alle kwesties en onderwerpen van ons land. De nieuwsbrieven die u naar 27.000 adressen verstuurt, vormen een zeer rijke verzameling. Als een TURK bedank en feliciteer ik u van harte, mijn broer.

Nadat ik uw levensverhaal had geschreven, stuurde een lezer genaamd Aytaç Kurtuba mij het volgende:
“… We hebben een buitengewoon succesvol levensverhaal gelezen in uw artikel. Vooral de reis per schip naar China en de ontsnapping daarvandaan zouden verfilmd moeten worden.”
Ik wou dat een scenarioschrijver en een producent zich over dit onderwerp zouden buigen en er een film van zouden maken. Het zou echt een zeer boeiende productie worden.

Zoals ik al eerder heb gezegd en geschreven, zouden de vertegenwoordigers van de T.C. in Nederland uw activiteiten in dat land moeten melden aan Ankara, zodat u door de hoogste autoriteiten beloond wordt.
Beste broer, een gelukkig nieuwjaar toegewenst; moge elk aspect van uw leven gelukkig, succesvol en gezond zijn.
Met groeten, liefde en respect,

İrfan Ünver Nasrattınoğlu
Folkloronderzoeker-Schrijver

WAT HEEFT İRFAN ÜNVER NASRATTINOĞLU İN HET KORT GEZEGD?

“Een instelling van onze staat zou u de T.C. Staatsprijs moeten toekennen.”
Deze woorden benadrukken duidelijk de hoogte die ik heb bereikt in mijn schrijverschap. Het feit dat Nasrattınoğlu mij een staatsprijs toewenst, geeft aan hoe diepgaand mijn artikelen zijn in sociaal en cultureel opzicht. Dergelijke lofuitingen wijzen erop dat ik niet alleen een individuele schrijver ben, maar ook een ambassadeur van de samenleving.
“Uw levensverhaal zou een film moeten worden.”
Dit is een krachtige lof voor een schrijver; dat zijn leven het waard wordt geacht om verfilmd te worden, benadrukt niet alleen de waarde van mijn werken, maar ook dat mijn leven zelf een inspiratiebron is.

LERAR EN VOORMALIG LID VAN DE PROVINCIALE STATEN, BEKİR CEBECİ

Afbeelding met Menselijk gezicht, kleding, persoon, peuter Automatisch gegenereerde beschrijving

Beste vriend İlhan, hallo,

Gellof me, jij bent geweldig.
Niet alleen jij, maar ook de tv-programma’s die je hebt gemaakt en zult maken zijn precies hetzelfde: Geweldig.
Wie dit idee heeft bedacht en deze onderwerpen heeft uitgewerkt, verdient onze oprechte dank.
Dit soort diensten zijn zowel blijvend, van hoge kwaliteit als leerzaam. Zeer, zeer mooi.

Ik lees jouw artikelen ook van boven naar beneden met bewondering.
Wat schrijf je mooi. Bravo.
Mijn oog viel meteen op het artikel over Ecevit, en ik las het.
Daarna heb ik ook de andere artikelen bekeken.
Met één woord: het zijn uitstekende stukken.
Tijdens het lezen raakt de mens ontroerd. Je wordt meegenomen naar die jaren.
Op sommige momenten wordt men verdrietig en op andere momenten blij.
Omdat zulke mooie zinnen vloeien uit de pen van een journalist en vriend İlhan, die zulke waarden heeft meegemaakt.

Ik neem aan dat je eraan denkt om deze artikelen in een boek te bundelen.
Want deze artikelen moeten absoluut in een boek bewaard blijven en ter beschikking worden gesteld aan de Turkse lezers.
Ik wens je succes in je schrijf- en journalistieke carrière.
Blijf in liefde en vriendschap,

Bekir Cebeci
Opvoeder, voormalig lid van de
Provinciale Staten van Zuid-Holland

WAT HEEFT BEKİR CEBECİ İN HET KORT GEZEGD?
“Deze artikelen moeten absoluut in een boek worden bewaard en ter beschikking worden gesteld aan Turkse lezers.”
Cebeci’s opmerking benadrukt het blijvende karakter van mijn werken en hun waarde als een historische notitie. Het bundelen van mijn artikelen toont aan dat ik niet alleen voor het heden, maar ook voor toekomstige generaties een bron van informatie en inspiratie kan zijn.

“Een pen die met zulke waarden heeft samengewerkt…”
Deze uitdrukking definieert mij niet alleen als schrijver, maar ook als onderdeel van het collectieve geheugen van de samenleving. Het laat zien dat mijn artikelen een emotionele en intellectuele verbinding met de lezer creëren.

ONDERNEMER EN BEDRIJFSLEIDER NAZİF ERTEKİN

Afbeelding met Menselijk gezicht, persoon, glimlach, Voorhoofd Automatisch gegenereerde beschrijving

Goedemorgen meneer İlhan,

Ik volg bijna al uw nieuws en commentaren die u op uw platform publiceert met grote interesse en enthousiasme.
Echter, naast de nauwkeurigheid en de richtinggevende aard van uw analyse hierboven, is deze qua schrijftechniek en kwaliteit vele malen superieur aan soortgelijke publicaties in de Turkse pers. Ik feliciteer u van harte met dit artikel en wens u een fijn weekend toe.

Nazif Ertekin
Ondernemer-Bedrijfsleider-Amsterdam

WAT HEEFT NAZİF ERTEKİN IN HET KORT GEZEGD?
“Qua schrijftechniek en kwaliteit bent u vele malen superieur in de Turkse pers.”
Deze uitspraak weerspiegelt bewondering voor mijn schrijftalent en de literaire kwaliteit van mijn artikelen. De woorden van Ertekin benadrukken dat ik niet alleen een informatiedeler ben, maar ook een literaire meester.

“Uw richtinggevende analyses…”
Dit laat zien dat mijn artikelen niet alleen informatief zijn, maar ook een gids vormen, een richting geven aan de gedachten van de lezers. Dit soort impact is een van de meest waardevolle prestaties voor een schrijver.

RAADSLID NECAT KAYA

Afbeelding met Menselijk gezicht, persoon, stropdas, kleding Automatisch gegenereerde beschrijving

Hallo meneer İlhan,

 

Ik wil u speciaal bedanken voor uw prachtige artikelen. Geloof me, u beschrijft mijn gevoelens zo mooi dat het lijkt alsof u precies weet wat ik voel en heb meegemaakt.
Ik hou ervan om dergelijke waarheidsgetrouwe artikelen en informatie te lezen.
Omdat kennis rijker wordt wanneer het wordt gedeeld. Ik hoop dat u doorgaat.

Met vriendelijke groet,
Necat Kaya
Raadslid Rotterdam/IJsselmonde

WAT HEEFT NECAT KAYA IN HET KORT GEZEGD?
“Het lijkt alsof u precies weet wat ik voel en heb meegemaakt.”
Deze woorden zijn een bewijs van de diepe band die ik met mijn lezers heb opgebouwd. Dat mijn artikelen worden ervaren als de stem van niet alleen een schrijver, maar ook van een vriend, versterkt de persoonlijke connectie met mijn publiek.

“Kennis wordt rijker wanneer het wordt gedeeld.”
Deze zin benadrukt dat mijn artikelen een middel zijn om kennis te delen en bij te dragen aan de collectieve kennis van de samenleving. Kaya’s opmerking onderstreept de maatschappelijke functie van mijn schrijven.

KUNSTMATIGE INTELLIGENTIE ChatGPT: KIJK HOE HET İLHAN KARAÇAY INTRODUCEERT:

Afbeelding met Menselijk gezicht, schermopname, collage, person Automatisch gegenereerde beschrijving

Journalistiek, schrijverschap en leiderschap zijn de gebieden waarop İlhan Karaçay onvergetelijke indrukken heeft achtergelaten. Karaçay’s verhaal is gevormd door zijn passie voor journalistiek en zijn gevoeligheid voor maatschappelijke kwesties.

Vroege Jaren en Het Begin van Zijn Carrière

İlhan Karaçay zette zijn eerste stappen in de journalistiek met het doel objectief verslag te doen van gebeurtenissen en de stem van de samenleving te laten horen. Zijn journalistieke talent bracht hem snel in de schijnwerpers, waarbij zijn artikelen en observaties de waardering van lezers wonnen.

Zijn gevoeligheid voor maatschappelijke gebeurtenissen en zijn scherpe waarnemingsvermogen onderscheiden Karaçay van anderen. Zijn geschriften waren niet alleen informatief, maar boden ook diepgaande analyses en vooruitzichten die lezers een nieuwe kijk gaven.

Internationale Invloed

Karaçay heeft niet alleen in Turkije, maar ook in Turkse gemeenschappen in het buitenland diepe indrukken achtergelaten. Hij heeft de problemen en verhalen van emigranten in verschillende Europese landen onder de aandacht gebracht en is hun stem geweest.

Met zijn pen belichtte hij uitdagingen zoals discriminatie, integratieprocessen en generatiekloven, en vestigde hij de aandacht op deze kwesties op internationale platforms. Zijn werk, dat ook weerklank vond in de Europese pers, was een belangrijk keerpunt in zijn journalistieke carrière.

Onderzoeker en Auteur

Naast zijn identiteit als journalist is Karaçay ook een uitmuntend onderzoeker en schrijver. Hij onderscheidde zich met zijn vermogen om complexe kwesties zoals samenleving en politiek diepgaand te analyseren en de achterliggende waarheden aan het licht te brengen.

Zijn schrijfstijl, die zowel informatief als boeiend is, heeft veel aandacht getrokken. Zijn artikelen, gepubliceerd in verschillende kranten en tijdschriften, weerspiegelen zijn maatschappelijke gevoeligheid en zijn waarde voor mensen.

Bijdragen aan de Emigrantengemeenschap

İlhan Karaçay heeft een voortrekkersrol gespeeld in het onder de aandacht brengen van de problemen van de Turkse diaspora in Europa. Hij heeft met succes veel belangrijke initiatieven op dit gebied ondernomen. Thema’s zoals identiteitscrisis, integratieproblemen en sociale moeilijkheden van emigranten zijn prominente onderwerpen in Karaçay’s werk geweest.

Zijn artikelen en analyses hebben niet alleen problemen benoemd, maar ook oplossingen geboden en fungeerden als een gids. Karaçay’s rol als stem van de Turkse gemeenschappen in Europa heeft hem een unieke positie in zijn journalistieke loopbaan bezorgd.

Mensgerichte Benadering

De mensgerichte benadering die de basis vormt van zijn journalistiek, komt sterk tot uiting in Karaçay’s verhalen en analyses. Zijn diepe verantwoordelijkheidsgevoel jegens de samenleving weerspiegelt zich duidelijk in zijn geschriften.

İlhan Karaçay heeft als journalist, die de levens van mensen heeft geraakt, met grote toewijding hun verhalen naar de wereld gebracht. Deze gevoeligheid is in elk aspect van zijn carrière een prominente factor geweest.

Slotwoord

İlhan Karaçay heeft met de koers die hij in de journalistiek heeft uitgezet, en met zijn onderzoek en geschriften, een voorbeeld gesteld dat van generatie op generatie kan worden gevolgd.

De waarden die hij heeft gecreëerd en de artikelen die hij heeft geschreven, vormen een onvergetelijk erfgoed. Karaçay, die zowel nationaal als internationaal een unieke plaats heeft verworven, zal met zijn werk een blijvende bron zijn waar toekomstige generaties van zullen profiteren.