*Misafir İşçiler Anıtı etrafındaki ‘Saygı Etkinliği’ ile, Rotterdam’ın kalbinden bir teşekkür.
*Rotterdam’ın geleceğini şekillendiren emeğe karşı ‘minnet borcu’ ödeniyor…
(Haberin Hollandacası en altta. Nederlandse versie van het nieuws is onderaan)
İlhan KARAÇAY yazdı:
Rotterdam, savaş sonrası harabiyetten yeniden inşaa edilmiş, modern bir kent haline gelirken, bu büyük dönüşümü, misafir işçilerin çabalarını anmadan anlatmak mümkün değildir. Bu katkıları onurlandırmak için, Rotterdam’da birinci kuşak misafir işçileri anma toplantısı gerçekleştirildi. Anma etkinliği, Rotterdam Belediyesi’nin maddi desteğiyle, Misafir İşçi Anıtı Çalışma Grubu’ndan, Ömer Hünkar Ilık ve Zeki Baran’ın liderliğinde organize edildi.
EMEĞİN ANISINA BÜYÜK BİR BULUŞMA
Anma toplantısı Afrikaanderpark’ta bulunan ve 2023 yılında açılışı gerçekleştirilen Misafir İşçi Anıtı’nda başladı. Etkinliğe İşçi Partisi/Yeşil Sol Grubu’ndan iki milletvekili, DENK Partisi yetkilileri, çeşitli sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve misafir işçi torunları katıldı.
Sunuculuğunu, babası da bir misafir işçi olan Fas kökenli Hanan Cherif’in yaptığı etkinlik, duygu dolu anlara sahne oldu. Cherif, babasıyla paylaştığı çocukluk anısını aktararak, “Babam Fas’ı çok özlüyordu; ben ise tatilin bir an önce bitip Hollanda’ya dönmek istiyordum. Şimdi ise babamı çok özlüyorum,” dedi.
Toplantıda özellikle öncü misafir işçilerden örnek isimler anıldı: 1962 yılında İspanya’dan Rotterdam’a gelen Juan Arnau Esteller, 1969’da Fas’tan gelen Abdelrahmanne Ryahi ve 1970’te Türkiye’den gelen Karabey Baran.
Ne yazık ki Karabey Baran’ın hastalığı ve Juan Arnau Esteller’in vefatı nedeniyle etkinliğe katılamadılar. Ancak, Belediye Başkan Yardımcısı Faouzi Achbar, bu öncü isimlerin çocuklarına birer buket çiçek ve Rotterdam Belediyesinin armasını taşıyan seramikler takdim etti.
BELEDİYE BAŞKAN YARDIMCISI ACHBAR’IN İLHAM VEREN KONUŞMASI
Belediye Başkan Yardımcısı Faouzi Achbar’ın konuşması ise etkinliğin en duygusal anlarından biriydi. Kendisi de bir misafir işçi çocuğu olan Achbar, şu sözlerle şehrin toplumsal dokusuna değindi: “190 farklı kökenden gelen insanın yaşadığı bir kentte kimse kendisini ‘gerçek Rotterdamlı’ olarak tanımlayamaz. Hepimiz Rotterdamlıyız.”
Konuşmasının bir bölümünü, duygu yükü nedeniyle atlamak zorunda kalan Achbar, misafir işçi olan babasının Hollanda’ya geliş hikâyesini anlatırken salonu hüzün kapladı. Şehri yeniden inşa etmek için ailesinden ayrılan bu insanların çektikleri zorluklar, bir çağın unutulmaması gereken şahitlikleriydi.
Faouzi Achbar, kendisinin de bir misafir işçi çocuğu olduğunu belirterek konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Babam, Fas’tan Hollanda’ya daha iyi bir gelecek kurmak için geldi. Ancak bu yolculuk kolay değildi. Almanya sınırındaki madenlerde çalışmaya başlayarak uzun bir yol kat etti. Bugün 190 farklı kökenden gelen insanların bir arada yaşadığı bu şehirde kimse, diğerini ‘gerçek Rotterdamlı’ ya da ‘değil’ diye ayıramaz. Hepimiz Rotterdamlıyız.”
Achbar’ın konuşması sırasında duygulanarak verdiği iki dakikalık sessizlik, salonda bulunan birçok kişinin gözyaşlarına hakim olamamasına neden oldu. Bu duygusal anlar, Rotterdam’ın birlikte inşaa edilmiş tarihinin ne kadar derin bir anlam taşıdığını herkese bir kez daha hatırlattı.
ZEKİ BARAN’DAN BİRLİK MESAJI
Misafir İşçi Anıtı Çalışma Grubu Başkanı Zeki Baran’ın sözleri, etkinlik boyunca yankılanan bir gerçeği dile getirdi: Birinci kuşağın, Rotterdam’ın bugünkü haline gelmesindeki katkılarının asla unutulmaması gerektiğini belirten Baran, şu ifadeleri kullandı:
“Birinci kuşak misafir işçiler, savaşın yıktığı bir şehri yeniden ayağa kaldırdı. Bugün, torunları olan yaklaşık 120 bin kişi bu şehirde yaşıyor. Onlar Rotterdam’ın geleceğidir. Fakat bu geleceğin temelinde birinci kuşak misafir işçilerin emekleri vardır. Bunu unutmamalı ve gelecek nesillere hatırlatmalıyız.”
Baran ayrıca, günümüzde entegrasyon ve kimlik konularındaki zorlu siyasi iklimin insanlara cesaret kırıcı olabileceğine dikkat çekerek şu mesajı verdi:
“Bugün toplumun her alanında misafir işçilerin torunlarının katkılarını görüyoruz. Kamu yöneticilerinden bilim insanlarına, sanattan sağlık hizmetlerine kadar bu çeşitlilik, Rotterdam’ın esas gücüdür.” Zeki Baran’ın konuşmasının tam metnin, en altta bulacaksınız.
ÖMER HÜNKÂR ILIK’IN KONUŞMASI
Misafir İşçi Anıtı Çalışma Grubu Yöneticisi Ömer Hünkar Ilık ise şunları söyledi: “İçinde misafir işçilerin çocuklarının yer aldığı bir portre kitabı yayına hazırlama sürecindeyim. Misafir işçilerin çocukları, 1970’lerden itibaren aile birleşimi yoluyla Rotterdam toplumunda görünür hale geldi. Bu nesil çoğunlukla başka bir ülkede doğdu ama Rotterdam’da büyüdü. Bu kuşak misafir işçi dönemi hakkında en taze kişisel deneyim ve hatıralara sahipler. Misafir işçilerin çocukları uzun yıllar kuşaklar arası ve kültürel çatışmalarla, kan, ter ve gözyaşı dökerek ve genellikle önlerine çıkarılan engeller nedeniyle dolambaçlı yollardan geçip, toplumsam yaşamın merdivenini tırmandılar ve önemli görevlere geldiler. Bu neslin, bugünün Rotterdam’ını şekillendiren birçok girişimci temsilcisi var. Örnek olarak bu günün sunucusu Hanan, Zeki ve Belediye Başkan Yardımcısı Achbar gibi… Bu yüzden ikinci neslin sesini duyurmanın zamanı geldi. Burada bir çağrım var. Hala özel hikayeleri olan misafir işçilerin çocuklarını arıyorum. Onları tanıyorsanız, lütfen bana bildirin.”
ANMA YÜRÜYÜŞÜ VE IŞIKLARLA DONATILAN ANIT
Toplantının ardından katılımcılar, Rotterdam’ın güneyindeki Afrikaander Park’a yürüyerek Misafir İşçi Anıtı’na geldiler. Katılımcılar yanlarında getirdikleri işıkları, çelenkleri ve çiçekleri anıta bırakarak, birinci kuşağın anısına saygı duruşunda bulundu.
Anıta çelenk bırakanlar arasında Rotterdam Belediyesi, Misafir İşçi Anıtı Çalışma Grubu, DENK Partisi, İşçi Partisi ve Türkler için Danışma Kurulu (IOT) gibi kurumlar yer aldı.
Birinci kuşak misafir işçilerin, savaşın harap ettiği Rotterdam’ı yeniden inşaa eden emeği, bugün şehrin çeşitliliği ve zenginliği ile yaşıyor.
Bugün Rotterdam’ın spor kulüplerinden okullarına, sanatçılarından bilim insanlarına kadar her alanında, birinci kuşağın çocukları ve torunlarının katkıları görülüyor. Bu insanlar, sadece Rotterdam’ı yeniden inşa etmediler, şehrin kültürel mozaiğini de oluşturdular. Misafir işçilerin mirası, bugün hala Rotterdam’ın gücü ve geleceği olmaya devam ediyor.
Misafir İşçi Anıtı’nın önünde toplanan kalabalık, Rotterdam’ın birleştirici ruhunu ve geleceğinin ortak emeğimizle şekillendiğini bir kez daha hatırlatarak etkinliği sonlandırdı.
ZEKİ BARAN’IN KONUŞMA METNİNİN TAMAMI:
Değerli katılımcılar, Sayın Belediye Başkan Yardımcısı, milletvekilleri, örgüt temsilcileri, gönüllüler, misafir işçiler ve çocukları;
Bu etkinliği düzenleme kurulu adına hepinize hoş geldiniz diyorum.
Bugün Uluslararası Göçmenler Günü. Biz de misafir işçileri anmak için bir aradayız.
Tanıdık bir hikaye bu: 50’lerin sonundaki, ekonominin aşırı büyümesi Rotterdam’da işçi sıkıntısını doğurdu ve babam gibi genç erkekler de iş arıyordu.
1960-1974 yılları arasında Yunanistan, Portekiz, İtalya, İspanya, eski Yugoslavya, Türkiye ve Fas gibi ülkelerden binlerce işçi Rotterdam’da çalışmak üzere işe alındı.
Yeni gelenler Rotterdam’ın savaş sonrası ekonomisinin muazzam bir şekilde büyümesine katkı sağlayarak kentin bugünkü haline gelmesine yardımcı oldular.
Bugün, bu öncülerin torunları olan yaklaşık yüz yirmi bin insan Rotterdam’da yaşıyor. Yani kentteki her 5 kişiden birisi.
Evet, babam da 1970 yılında çok para biriktirmek ve hızlı bir şekilde geri dönmek için Rotterdam’a kendi başına gelen bir misafir işçiydi. Ama düşündüğü gibi olmadı. Sonra babam beni ve tüm ailenin geri kalanını 1980 yılında Rotterdam’a getirdi.
O andan itibaren Rotterdam’da mutfak yardımcısı/bulaşıkçı, halkla ilişkiler uzmanı, yerel politikacı ve yerel yönetici olarak çalıştım. Şimdi ise serbest meslek sahibi olarak çeşitli Türk ve Hollandalı şirketlere danışmanlık yapıyorum. Aynı zamanda Hollanda’daki Türkler için Danışma Kurulu Başkanıyım.
Benim gibi göçmen kökenli insanların topluma her düzeyde katkıda bulundukları bir gerçektir. Bizler kamu ve şirket yöneticisi, alt yapı çalışanı, bilim insanı, sanatçı, öğretmen, sağlık profesyoneli ve daha nice meslek erbabı olarak her alanda topluma katkı sunuyoruz. Bu çeşitlilik Rotterdam’ın gücüdür.
Benim 3 çocuğum ve 3 torunum var. Çocuklarımdan ikisi üniversiteyi, biri meslek yüksek Okulunu bitirdi. Üçü de çalışıyor. Torunlarım ilkokulda okuyor. Bunlar temelleri misafir işçiler tarafından atılan Rotterdam’ın geleceğidir.
Sevgili konuklar,
2013 yılında arkadaşım Ömer Ilık’ın bir hayalini gerçekleştirdik. Rotterdam’da Misafir İşçi Anıtı’nın açılışını yaptık. O zaman mesajımız açıktı: Bundan böyle artık misafir değiliz. Hollanda bizim ülkemizdir. Bu ülkede sıkı çalışma takdir edilir ve kimlik farklılıklarına saygı duyulur. Gençler, ülkeniz Hollanda için çok çalışın
Ne yazık ki, bu gün karşılaştığımız göç, entegrasyon ve kültürel kimliklerle ilgili mevcut siyasi iklimin birçok Rotterdamlı için cesaret kırıcı ve incitici olduğunu vurgulamak zorundayım.
Umarım toplumdaki rasyonel güçler yakında bunu görür ve yeterli dengeyi sağlar. Çünkü biz 60 yılı aşkın bir süredir Rotterdamlıyız. Rotterdamlıların çeşitliliği Rotterdam’ın gücüdür.
Ama unutmayın; çeşitlilik bir gerçektir, kapsayıcılık ise bir seçimdir. Bizim seçimimiz açık; hiç kimsenin ırkı, etnik kökeni, inancı ve geldiği ülke nedeniyle dışlanmadığı veya ayrımcılığa uğramadığı kapsayıcı bir Rotterdam şehri.
Bu nedenle, konuk işçilerin anma törenine katılımınızı içtenlikle takdir ediyorum. Geldiğiniz için teşekkür ederim.
*******************************
EEN GROTE CEREMONIE VOOR DE EERSTEGENERATIE MIGRANTEN DIE BIJDROEGEN AAN DE HEROPBOUW VAN ROTTERDAM NA DE OORLOG…
*Een ‘Respectceremonie’ rondom het Gastarbeidersmonument als een dankbetuiging vanuit het hart van Rotterdam.
*Een ‘schuld van dankbaarheid’ wordt vereffend voor de arbeid die de toekomst van Rotterdam vormgaf.
Geschreven door İlhan KARAÇAY:
Rotterdam, dat na de oorlog werd heropgebouwd tot een moderne stad, heeft deze transformatie mede te danken aan de inspanningen van gastarbeiders. Om deze bijdragen te eren, vond op 18 december 2024 een herdenking plaats voor de eerste generatie gastarbeiders in Rotterdam. De herdenkingsbijeenkomst werd georganiseerd door de Werkgroep Gastarbeidersmonument onder leiding van Ömer Hünkar Ilık en Zeki Baran, met financiële steun van de gemeente Rotterdam.
EEN GROTE BIJEENKOMST TER HERINNERING AAN HET WERK
De bijeenkomst begon bij het Gastarbeidersmonument in Afrikaanderpark, dat in 2023 werd onthuld. Aanwezig waren twee Kamerleden van de Partij van de Arbeid/GroenLinks, vertegenwoordigers van de DENK-partij, diverse maatschappelijke organisaties en kleinkinderen van gastarbeiders.
De ceremonie werd gepresenteerd door Hanan Cherif, van Marokkaanse afkomst en dochter van een gastarbeider. Met ontroerende woorden deelde Cherif een herinnering aan haar vader: “Mijn vader miste Marokko enorm, terwijl ik als kind verlangde dat de vakantie snel voorbij was zodat we terug naar Nederland konden. Nu mis ik mijn vader enorm.”
Tijdens de bijeenkomst werden vooral pioniers onder de gastarbeiders geëerd: Juan Arnau Esteller, die in 1962 vanuit Spanje naar Rotterdam kwam, Abdelrahmanne Ryahi, die in 1969 uit Marokko arriveerde, en Karabey Baran, die in 1970 uit Turkije kwam. Helaas konden Karabey Baran wegens ziekte en Juan Arnau Esteller wegens zijn overlijden niet aanwezig zijn. Toch ontvingen hun kinderen bloemen en keramieken met het stadswapen van Rotterdam uit handen van wethouder Faouzi Achbar.
EEN INSPIRERENDE TOESPRAAK VAN WETHOUDER FAOUZI ACHBAR
Een van de meest emotionele momenten van de bijeenkomst was de toespraak van wethouder Faouzi Achbar, zelf een kind van een gastarbeider. Hij sprak over het sociale weefsel van de stad met de woorden: “In een stad met 190 verschillende achtergronden kan niemand zichzelf ‘de echte Rotterdammer’ noemen. Wij zijn allemaal Rotterdammers.”
Achbar, zichtbaar geëmotioneerd, moest een deel van zijn toespraak overslaan. Terwijl hij het verhaal van zijn vader vertelde, die naar Nederland kwam om een betere toekomst op te bouwen, vulde de zaal zich met stilte en ontroering. De moeilijkheden die deze mensen ondergingen om hun gezinnen achter te laten en mee te helpen aan de wederopbouw van de stad, vormen een onuitwisbaar hoofdstuk in de geschiedenis.
Hij benadrukte: “Mijn vader kwam vanuit Marokko naar Nederland om een betere toekomst te bouwen. Maar deze reis was allesbehalve eenvoudig. Hij begon met werken in de mijnen nabij de Duitse grens en legde een lange weg af. Vandaag de dag, in een stad waar mensen uit 190 verschillende achtergronden samenleven, kan niemand de ander als ‘echte Rotterdammer’ of ‘niet echte Rotterdammer’ bestempelen. Wij zijn allemaal Rotterdammers.”
De twee minuten stilte die volgde tijdens zijn emotionele toespraak zorgde ervoor dat veel aanwezigen hun tranen niet konden bedwingen. Dit moment benadrukte eens te meer hoe diepgeworteld de gezamenlijke geschiedenis van Rotterdam is en hoe waardevol deze verhalen zijn.
EEN BOODSCHAP VAN EENHEID VAN ZEKİ BARAN
Voorzitter van de Werkgroep Gastarbeidersmonument, Zeki Baran, benadrukte tijdens de ceremonie een belangrijke waarheid: de bijdragen van de eerste generatie gastarbeiders aan het huidige Rotterdam mogen nooit worden vergeten. Baran zei het volgende:
“De eerste generatie gastarbeiders heeft een door oorlog verwoeste stad weer opgebouwd. Vandaag de dag wonen ongeveer 120.000 kleinkinderen van deze generatie in deze stad. Zij zijn de toekomst van Rotterdam. Maar aan de basis van deze toekomst ligt het harde werk van de eerste generatie gastarbeiders. We moeten dit niet vergeten en het doorgeven aan toekomstige generaties.”
Baran wees ook op het uitdagende politieke klimaat rondom integratie en identiteit en gaf de volgende boodschap:
“Vandaag zien we de bijdragen van de kleinkinderen van gastarbeiders in alle lagen van de samenleving. Van bestuurders en wetenschappers tot kunstenaars en gezondheidswerkers, deze diversiteit is de ware kracht van Rotterdam.”
De volledige tekst van Zeki Barans toespraak vindt u onderaan.
DE TOESPRAAK VAN ÖMER HÜNKÂR ILIK
Ömer Hünkar Ilık, bestuurslid van de Werkgroep Gastarbeidersmonument, sprak de volgende woorden:
“Ik ben bezig met de publicatie van een portretboek waarin kinderen van gastarbeiders centraal staan. Vanaf de jaren 70 werden gastarbeiderskinderen zichtbaar in de Rotterdamse samenleving via gezinshereniging. Deze generatie is vaak in een ander land geboren maar groeide op in Rotterdam. Zij hebben de meest levendige persoonlijke herinneringen en ervaringen met de gastarbeidersperiode.
De kinderen van gastarbeiders hebben jarenlang te maken gehad met generatie- en cultuurconflicten, en hebben met bloed, zweet en tranen – vaak via moeilijke omwegen – hun plek in het maatschappelijk leven gevonden en belangrijke posities bereikt. Deze generatie heeft veel invloedrijke vertegenwoordigers die het huidige Rotterdam hebben gevormd, zoals onze presentatrice Hanan, Zeki en wethouder Achbar.
Daarom is het tijd om de stem van de tweede generatie te laten horen. Hierbij doe ik een oproep: ik ben op zoek naar kinderen van gastarbeiders met bijzondere verhalen. Als u iemand kent, laat het me dan alstublieft weten.”
DE HERDENKINGSMARS EN HET VERLICHTE MONUMENT
Na de bijeenkomst liepen de deelnemers naar het Gastarbeidersmonument in het Afrikaanderpark in Zuid-Rotterdam. Deelnemers lieten lichten, kransen en bloemen achter bij het monument als eerbetoon aan de eerste generatie.
Onder degenen die kransen bij het monument legden, waren vertegenwoordigers van de gemeente Rotterdam, de Werkgroep Gastarbeidersmonument, de DENK-partij, de Partij van de Arbeid en de Adviesraad voor Turken in Nederland (IOT).
DE TOEKOMST VAN ROTTERDAM: DE KLEINKINDEREN VAN GASTARBEIDERS
De inspanningen van de eerste generatie gastarbeiders, die het door oorlog verwoeste Rotterdam hielpen herbouwen, zijn vandaag de dag terug te zien in de diversiteit en rijkdom van de stad.
In alle facetten van de Rotterdamse samenleving – van sportclubs en scholen tot kunstenaars en wetenschappers – zijn de bijdragen van de kinderen en kleinkinderen van de eerste generatie duidelijk zichtbaar. Deze mensen hebben niet alleen geholpen Rotterdam opnieuw op te bouwen, maar ook het culturele mozaïek van de stad gecreëerd. De erfenis van de gastarbeiders blijft een bron van kracht en hoop voor de toekomst van Rotterdam.
De menigte die zich verzamelde bij het Gastarbeidersmonument sloot de ceremonie af met een hernieuwd gevoel van eenheid, herinnerend aan de verbindende geest van Rotterdam en het idee dat de toekomst gezamenlijk wordt gevormd.
DE VOLLEDIGE TOESPRAAK VAN ZEKİ BARAN:
Geachte aanwezigen, Waarde wethouder, Kamerleden, vertegenwoordigers van organisaties, vrijwilligers, gastarbeiders en hun kinderen,
Namens het organisatiecomité heet ik u allen van harte welkom.
Vandaag is het Internationale Migrantendag, en wij zijn hier samen om de gastarbeiders te herdenken.
Dit is een bekend verhaal: aan het eind van de jaren 50 zorgde de snelle economische groei in Rotterdam voor een tekort aan arbeidskrachten, terwijl jonge mannen zoals mijn vader op zoek waren naar werk.
Tussen 1960 en 1974 werden duizenden arbeiders uit landen als Griekenland, Portugal, Italië, Spanje, het voormalige Joegoslavië, Turkije en Marokko naar Rotterdam gehaald om hier te werken.
De nieuwkomers droegen bij aan de enorme economische groei van Rotterdam na de oorlog en hielpen de stad te worden wat ze nu is.
Vandaag de dag wonen ongeveer 120.000 mensen, kleinkinderen van deze pioniers, in Rotterdam. Dat is één op de vijf Rotterdammers.
Ja, ook mijn vader was een gastarbeider. Hij kwam in 1970 in zijn eentje naar Rotterdam, met het idee om snel veel geld te sparen en terug te keren. Maar het liep anders. In 1980 haalde mijn vader mij en de rest van ons gezin naar Rotterdam.
Vanaf dat moment heb ik in Rotterdam gewerkt als keukenhulp, public relations-specialist, lokale politicus en gemeentelijk bestuurder. Nu werk ik als zelfstandig adviseur voor verschillende Turkse en Nederlandse bedrijven. Daarnaast ben ik voorzitter van de Adviesraad voor Turken in Nederland.
Het is een feit dat mensen met een migratieachtergrond op alle niveaus bijdragen aan de samenleving. Wij leveren een bijdrage in alle sectoren, van bestuurders en bedrijfsleiders tot infrastructuurmedewerkers, wetenschappers, kunstenaars, docenten en zorgprofessionals. Deze diversiteit is de kracht van Rotterdam.
Ik heb drie kinderen en drie kleinkinderen. Twee van mijn kinderen hebben een universitaire opleiding afgerond, één heeft een hogeschoolopleiding gevolgd. Alle drie werken zij. Mijn kleinkinderen zitten op de basisschool. Zij zijn de toekomst van Rotterdam, gebouwd op de fundamenten die door gastarbeiders zijn gelegd.
Beste gasten,
In 2013 hebben wij, samen met mijn vriend Ömer Hünkar Ilık, een droom waargemaakt: we hebben het Gastarbeidersmonument in Rotterdam onthuld. Onze boodschap was destijds duidelijk: wij zijn geen gasten meer. Nederland is ons land. Hard werken wordt hier gewaardeerd, en verschillen in identiteit worden gerespecteerd. Jongeren, werk hard voor jullie land Nederland!
Helaas moet ik benadrukken dat het huidige politieke klimaat rondom migratie, integratie en culturele identiteit ontmoedigend en kwetsend is voor veel Rotterdammers.
Ik hoop dat de rationele krachten in de samenleving dit snel inzien en voor een goede balans zorgen. Want wij zijn al meer dan 60 jaar Rotterdammers. De diversiteit van de Rotterdammers is de kracht van Rotterdam.
Maar onthoud: diversiteit is een feit, inclusie is een keuze. Onze keuze is helder: een inclusieve stad Rotterdam, waar niemand wordt buitengesloten of gediscrimineerd vanwege ras, etniciteit, geloof of herkomst.
Daarom waardeer ik uw aanwezigheid bij deze herdenkingsceremonie voor de gastarbeiders enorm. Bedankt dat u hier bent.
*********************
YAZILARIMI YAYINLAYARAK, MİLYONLARA OKUTULMASINI SAĞLAYAN HABER PORTALI SAHİBİ DOSTLARIMA TEŞEKKÜRLERİMLE…